27.05.2008

Giden 1

Canım bu aksam eski bir arkadasımdan bahsetmek istedi. Kendisine siz ne demek isterseniz o sekilde düsünebilirsiniz. Bu yazıyı okurken zaman zaman kendisini yerdigim yerler oldugunu görecek olursanız eger, aldanmayın, cünkü onu inanılmaz cok seviyorum onu.

Tanısmamız bir arkadas grubunda oldu, oldukca sans eseriydi aslında, kazara o gün o gruba takılmısım ve bir sekilde o da gelmis, onun icin talihli miydi bilemem ama benim aklımda hala cok duru ve güzel bir anısı var hala. Çok yakısıklıydı fikrimce, bilmiyorum neden ama o günün aksamında kankam ahenk, arkadasım özgün ve 2 kisiye daha cok yakısıklı dimieee seklinde resimler göstermekteydim, evet yaptım pisman deilim!(:p) neyse, o gün de nasıl bir kendine güven vardıysa kazara üstümde elime geçen ilk bahaneyle mailini aldım, eh dolayısıyla msni de geldi. Kendisinin o zamanlarda msn'e girip, away bi sekilde acık bırakma ve bu sırada türlü cesitli aktivitelere kosma gibi bir huyu mevcuttu, daha sonra her zaman online olmak olarak basgösterdi, simdilerdeyse cok nadirdir ki görüyorum kendisini, zaten konusmuyoruz pek. Eh neyse, nerede kalmıstım? Msni de aldıktan sonra hemen o aksam tanısıklık da tazeyken konusayım da pekissin dedim, pek konuskan degildi gerci ama onu tanıyan arkadaslarımı buldum, bir sekilde kurcaladık, vee evet sevgilisi vardı. Bu biraz hayallerimi yıkmıs, umutlarımı kırmıs olsa da, sansım olmadıgı anlamına gelmiyordu elbette(ya tamam bu hos bir düsünce degildi belki ama nebileyim) en azından muhabbeti ilerleteyim dedim ama pek ortak ortamımız olmamasından dolayı ve onun msn alıskanlıkları sagolsun, yaza kadar pek konusma adına birsey gectigini söyleyemem.

Yaz geldi, herhalde tüm yaz boyunca hmmm 3-4 kez kendi istegm ve arkadaslarımla dısarı cıktım, kalanında bi sekilde evde kalmam icap etti ya da herkes tatildeydi ya da bulusmalar aksamdı falan fisman. Kazara msne baktıgım bir ara, onunla da konustuk ve, aynı yarım saatlik dilimde ben bir süreligine izmire gelecegini ögrendim, o benim izmirde yasadıgımı "hatırladı"(aslında yeniden ögrendi demek daha dogru olabilir) ve görüsmeyi önerdi. Biliyorum hicbir baska amacı yoktu, zaten yanlıs düsünmemem icin beni uyardı da kendisi, ama zaten öyle bir düsüncem olmamıstı, sadece aklımda geriye ittigim bazı seyler tekrar canlandı ve gene bir umut doldu içime. Telefonları degistik (evvett telefonunu da almıstım, eceye bir puan) gelmeden önce filan birkac mesajlastık ve izmire geldiginde beni aradı da üstelik (ilk seferinde gec aramıs ve ben acmamıs olabilirim). Bir gün belirledik ve canım benim zahmet etti de geldi de yolun yarısında bulustuk gibi birsey oldu, gerci o zaman onun için canım benim filan demezdim herhalde o kadar da tanısmıyorduk onunla. Neyse istedim ki onu konaktan alsancaga kordondan yürüteyim, buradaki hüsranı paylasmak istemiyorum, taa o zamanlardan ona sözüm var ( (: ) neyse sonra oturduk ve konustuk, konustukca daha cok hoslandım ondan, o kadar ah nasıl anlatabilirim bilmiyorum, nazikti, acıktı, biraz da böyle hos bir saflık vardı üstünde, espriliydi de üstelik.. Sevgilisi hala vardı, yani artık umutlarımı baska baharlara saklamak daha hayırlı olabilirdi, en iyisini hakeden birisiydi cünkü. Zaten bir ruh cagırma seansından sonra kaderinde çıkan kız ismi Ece de degildi, ayrıca kankama adeta sadece isminden asık olmus gibiydi.. Neyse babamın bana verdigi izin süresi bitti ve dönmem gerekti.. Yazın kalan günlerinde görüsecek zamanı birdaha bulamadık ama, bol bol konustuk tcell sagolsun (burdan keskedogmamısolsaydıncocuga selam ederim) bir basladık mı asla 10 dk ile sınırlı kalmıyordu zaten konusmalar, bir acıdan bunaldıgım yaz günlerinde hayatımı kurtardı o konusmalar. Konusmaların birinde cok net hatırlıyorum, kankamın sacının aralarına kızıl boyattıgını söylemistim, kendisi de gercekten miiiii cok hos olmustur dediginde, ben de düsünüyorum demistim, bunun üzerine "evet evet yaptır, yakısır kankama" demis ve kalan umutlarımı da yüzeyin altına dogru itelemisti, ondan sonra ismen de olsa 'kanka' olduk.

Kankalık zor bri müessesedir, iki tarafın da buna saygı göstermesi ve baska tüm duyguları frenlemesi gerekir. Ben o andan itibaren bunu yapmaya calıstım, özellikle ayrılmayı düsündügü sevgilisiyle son bulusmasında -hersey eskisi gibiydi, cok güzeldi- seklinde bir yorum yaptıgında, yeni bir sayfa actım. Her hafta olmasa da iki haftada bir beni bir sekilde dısarı cıkarıyordu, o günleri özlüyorum aslında, artık çıkmak için cok bir sebebim yok, sinema kültürüm onunla gittigim filmlerden kalma.. Her ne kadar sayfayı çevirdim dediysem de kız arkadasından ayrıldıktan sonra az asılmadım kendisine, sinemalarda onu öpmemek için kendimi çok zor tuttugum, seni seviyorum demek için öldügüm zamanlar oldu. Belki o da karsılık verirdi ama, bir kızla bu kadar yakın arkadas olmak onun için çok yeniydi ve bunu sömürmek de istemedim, ayrıca ilk adımı atan olmak da istemedim.

Çok da zaman geçmeden üstünden, internette yakaladıgım bir boslugunu kurcalayarak benden hoslandıgını ögrenmem zor olmadı.. O anda çok mutluydum ama nedense bir türlü sevgisinden emin olamıyordum, askla basa seyleri karıstırıyor muydu, ya da biz uyumlu olabilir miydik, olamazsak arkadaslıgımız zarar görür müydü.. Zaten bu isler yüzyüze konusulmalı, aslında düsününce bunu asla yüzyüze konusmadık. Belki ben korktum kendimden onun da etkisi var, ama onun tarafından da öyle pek bir üsteleme görmedim. Yalnız su anda farkediyorum ki, ben o zamanlar onu denemek ugruna, çok ama çok kırmısım, ona karsı inanılmaz yanlış yapmısım ki hala burnumdan gelmektedir bu.. Ama çok ilginçtir ki herseye ragmen O, her zaman gülümsedi, ne zamanki arkadaslığımız öldü, onun da karsılastıgımızda yüzünde görmeye alıskın oldugum gülümseyisi öldü, artık baskaları için var herhalde.. Kendisini bir iddiaya davet ettim (I dare you to kiss me at the moment you first see me from now) ve yapamayacagını bildigim halde, yapmasını umarak bu iddiayı sundum. Nitekim, dedigim gibi çok şirin ve oldukca da çekingen birisi oldugu icin, ve etrafta biiiiiiiiiirsürü arkadası oldugundan bu iddiayı kazanan ben oldum(kaybeden de ben oldum ya neyse) Hala aklımdadır beraber mutlu olabilir miydik sorusu, ama geldikce cabucak atarım kafamdan cünkü su anda cok sirin bi kızla, cok uyumlu oldugu, cok mutlu ve güzel bir iliskisi var. Dolayısıyla gene olsa, ve ne olacagını bilsem belki senin mutlulugun icin aynı hataları tekrar yapardım, olması gereken buymus demek ki..

Iliskisinin baslamasına itis gücünü kazandıran ben olmusum sanırım, ben zaten kendisini kazara sevgilisiyle gördügümde ögrendim bunu, benden neden saklamıstı onu da bilemiyorum cünkü benden saklamıs olması, bir acıdan da iliskisi varken ona söyledigim seylerin benim acımdan kücük düsürücü olması nedeniyle beni daha çok kırdı. Bunu okuyacak mısın bilmiyorum ama beni o günden itibaren çok kırdın! İsteyerek ya da istemeden bilmiyorum, belki de haketmiştim ama beni küçük küçük parçalara ayırdın. Nasıl oluyor bilmiyorum ama bunun için suçlayarak kırgınlıgımı küskünlügümü kusabilecegim, senden de kız arkadasından da azıcık bile nefret edemiyorum. Anlamadıgım bir nedenden dolayı tanımasam da, muhatap olmak tercihim olmayacak olsa da sevgilin bence çk hos birisi. Sense artık arkadaslarım arasında sayamayacagım kadar benden uzaklasmıs olsan da hala en çok sevdigim insanlardan birisin. Gene de seninle arkadaslıgımı bozmaktan korkmak ugruna, ya da sadece salaklıgımdan bir iliskiyi reddetmis olmak bunların hiçbiri için geçerli bir neden olamaz. Eylül'deki arkadasımı inanılmaz özlüyorum, artık yolda sana rastlamak bir azap ama görmezden de gelemiyorum. Sana seni sevdigimi söyledigim zaman hiçbir zaman yalan söylemedim ama sanırım haklıydım sen bazı duyguları birbirine karıstırıyordun, ya da ben hiçbir zaman sahip olabilecegimi umdugum kadar iyi bir yer edinemedim kendime senin kalbinde. Her ne olursa olsun belki bunları yüzüne söylemem gerekirdi ama, artık seninle tek basıma konusamadıgımdan, ve bunları yanında kız arkadasın varken söylemem biraz garip olacagından, ve birilerinin küskünlügümü ve isyanımı duymasını istedigimden buraya yazıyorum. Her ne kadar seni su an gözümde "ne alakası var yaa" derken canlandırsam da kabul edelim artık, birbirimizi arkadaslıgımızı öldürecek kadar kırmayı bir sekilde basardık. Gene de bil ki her zaman bende aynı yere sahip olacaksın, bir gün beni arar da geri gelmek istersen.. Ben arkadasımı çok özledim, bu duyguyu tanıyor musun bilmiyorum ama sen benim için asla anlayamadıgın kadar önemliydin(hatırlar mısın özgünü benden daha cok mu seviyorsun falan dedigini, şakacı şey seni, yerin hep baskaydı), arkadaslıgımızı özledim, ve bu yazıyı yazarkenki amacım hiçbir şekilde seni rahatsız etmek ya da ilişkine tehlike yaratmak degildi, varlıgım yaratıyor olsa da o görünmez huzursuzlugu, yanımda mutlu oldugun zamanlar da olmustu(diye umuyorum en azndan).. Aylar oldu neredeyse hiç konuşmadık, sen beni aramıyorsun ama ben arkadasımı cok arıyorum. Seviyorum ve özledim.

Ece
Valşırıs

3 yorum:

birbilen dedi ki...

helal olsun diyorum bikmadan usanmadan yazmissin ama okuyani da biraz dusunun beyav, siyahi seviyorsunuz tamam ama mavi cok zorluyor...ama tekrar helal olsun yazmissin o kadr demkki sevmissin baya vsvsvsv

Onur Yürüten dedi ki...

Olağanüstü bir yazı... okurken çok etkilendim.. Böylesine yazmak ancak yüreğin gücünden gelir. Dilerim her şey gönlünce olur...

unforecastedstorm dedi ki...

ece hanım bazen bu yazılar tanıdıgım kızdan mı cıkıo die sasrıorm=p
arkadasını bi gun geri al bence de..hepimiz arkadaslarımızı geri alalım
=)